18 Temmuz 2012 Çarşamba

Bozcaada

Dağkar ile Deniz-Güneş...
Dağkar, Rahmetli ağabeyimin kızı. Kendisiyle kısa da olsa güzel bir tatil yapma imkanımız oldu. O da, iki hala ile tatilin tadını çıkardı. Hepimize iyi geldi...

Çanakkale’ye bağlı 3.büyük adamız, şaraplık üzümleri ve şaraplarıyla ünlü olan Bozcaada’daydık.
Geyikli beldesinden arabalı vapurla adaya ulaşıyoruz. 

Her ne kadar uzaktan çorak bir ada gibi görünüyorsa da iç kısımlar oldukça yeşillik...
Ada stratejik konumu ile tarihe damgasını vurmuş. Ve sonunda Lozan Antlaşması ile Türk topraklarına katılmış.

Ayazma plajı özellikle ince taneli, sarı kumu ve muhteşem denizi ile neredeyse tek şemsiye-şezlong-duş ve etrafında restorant ve kafeleri olan plaj. Sulubahçe, Habbele ve Akvaryum da maalesef bu imkanlar yok.



Behlül'ün taş evi mi???

20.yüzyılın başında ada nüfusunun yarısından fazlasını Rumlar oluştururken  bugün fazla Rum kalmamış. İşte Rumların yaşadığı sokaklar...






Adada yetişen üzümlerle nefis şaraflar yapılıyor. İşte eskiden kullanılan bir sistem ve bir şarap mahzeni.

Yine adada yetişen gelincik çiçeklerinden şerbet ve reçel yapılıyor. Nefis... İyi bir hediye alternatifi.

Türkiye'nin Rüzgar Enerjisi üretimi yapılan sayılı yerlerinden biri olan Bozcaada'da rüzgar enerjisi santrali, 2000 yılında batı burnu civarında kurulmuş. Tüm adanın enerji ihtiyacını karşılıyor, hatta yeraltı kablolarıyla karaya da elektrik iletiliyor.

Rüzgar Gülleri, özellikle gün batımında olağanüstü bir manzara sergiliyor.

Veee Mis gibi kekik kokan, Polente Feneri'nde şarap eşliğinde gün batımı.









2 yorum:

  1. Tülin'ciğim Allah içinize sindirsin,ne iyi olmuş..Keşke bizim Ada'mıza da uğrasaydınız:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Zehracım selam canım,
      Sizin adanız da listemde en kısa zamanda oraya da geleceğim...
      Peşindeyim.
      Çok teşekkürler...

      Sil